TSK Mehmetçik Vakfı

İsyan (2002) "Kendimden Utandım!"

filmisyan
Filmin Orijinal Adı: Equilibrium
Filmin Türü: Bilim Kurgu, Aksiyon, Dram
İMDB Puanı: 7,5 / 10 

   ABD vizyon yılı 2002, ülkemizdeki vizyon yılı 2004, benim bu filmi izlediğim yıl 2017...Fazla söze gerek yok. Merak etmeyin izledikten sonra kendimden utandım. Ben bu zamana kadar nasıl bu filmi izlemedim diye utandım. Sonra da geç olsun güç olmasın dedim bir yazı yazmak istedim. Yazımda olur da hala aranızda izlemeyen vardır diye şaşırtı bozanlar olmayacak. Rahatça okuyabilirsiniz. Bu arada bu filmi izledikten sonra aklıma güzel filmleri geç keşfedenlere sahip çıkma derneği diye bir dernek kurmak geldi. Ya siz derneğime üye olur musunuz?

Cesur Yeni Dünya

   Aldous Huxley 1930'lu yıllarda Cesur Yeni Dünya adlı bir kitap yazdı. Bu kitap bir distopyayı konu ediniyordu. Bu distopya aslında çekici özelliklere de sahipti. Mesela savaşlar son bulmuştu, insanlar gayet sağlıklıydı, teknoloji gelişmişti vs. Ama bu dünyada his diye bir şey yoktu. Aile yoktu, felsefe yoktu, kültür yoktu. Çünkü bunların insanlığa zararlı olduğu savunuluyordu. İşte İsyan adlı film bu kitaptan bolca etkilenmiş. Eğer aranızda kitabı okuyan varsa filme adeta onun beyaz perdeye aktarılmış hali olarak bakabilirler. Aslında okuduğum hiçbir inceleme yazısı böyle bir etkilenmeden bahsetmemiş. Bu durum garibime gitti açıkçası. 

Matrix Gibi Ama Değil

   Film bazen bizde Matrix havası yaratıyor. Özellikle baş karakterimiz John Preston'un ilk sahnesi böyle bir çağrışım yapıyor. Fakat tabii ki bir Matrix değil. Kendine ait havası var. Bu havada çok yakışmış filme. Biraz konudan bahsedecek olursam 3. Dünya savaşından sonra Libria adlı bir şehirde faşistler yönetimi ele geçiriyor. Sonra bu rejim savaşların geride kalması adına insanları hissizleştiren bir ilaç geliştiriyor. Bu ilacı içmeyen insanlar suçlu sayılıyor ve idama mahkum ediliyor. Libria adlı kentte hissetmek yasaktır. Hislerin tam manasıyla yok olması adına onu sağlayacak her şeyde yok ediliyor. Mesela müzik, resim, felsefe, süs eşyaları vs. Yani adamlar baya hislere karşı savaş açmış durumda. Bir gün bu şehirde üst düzey ajan olan John Preston hissizleştiren ilacını almıyor. Ondan sonra hissetmeye başlamasıyla sorgulamaya da başlıyor ve rejime karşı harekete geçiyor. 

Hissiz İnsan Olur mu?

   Düşünsenize bizlerin en büyük özelliği olan duygularımız olmadan yaşıyoruz. Bu öyle bir durum ki sevinmiyoruz, üzülmüyoruz ne bileyim endişelenmiyoruz. Öyle ot gibi yaşıyoruz. Yok abi olmaz öyle şey. Peki şu anda yaşanan tüm savaşlar bu hislerimizden kaynaklanıyor olabilir mi? Aslında film bunun cevabına evet demiş olacak ki hisler bitince filme göre savaşlarda duruyor. Gerçekte böyle olur mu? Otlar birbiriyle savaşabilir mi? Duygu eğer bizlerin doğasında ise o halde savaşmakta doğamızda var diyebilir miyiz? Babam böyle kek yapmayı nereden öğrendi? Kafamda deli sorular.

Bu Bizim Batman

   Başrol karakterimiz John Preston'u gönüllerimizin Batman'i olan Christian Bale canlandırmış. Bu adamın başarısının tesadüf olmadığı kesin. Adamda özellikle aksiyon filmleri adına bir çekicilik var. Yakışıyor böyle filmlere. Filmde tüm karakterler iyiydi de Brandt karakteri hariç. Bildiğin balon çıktı adam ya. Neyse o sahneyi izlediğinizde ne demek istediğimi anlayacaksınız. Bu arada filmde özellikle silah sahneleri John Wick'i etkiledi mi acaba? Çünkü John Wick filminden sonra ilk defa bu kadar çekici silah sahneleri gördüm. Ne bileyim belki John Wick'i yazan adamı da bu sahneler etkilemiştir.

   Özetle İsyan filmi özellikle Bilim Kurgu severlerin kaçırmaması gereken bir film. Mutlaka izleyin derim beğenmezseniz yazımız iade.



Fragman:


Yazımızı Okuduğunuz İçin Teşekkürler. Yorumlarınız Bizim İçin Değerlidir.

Paylaş Google Plus

Yazar Resneli

Yaziyoruz blog 2015 yılından beri yayın hayatına devam etmektedir. Bu blogta film, dizi ve kitaplarla ilgili hoş ve bir o kadar eğlenceli yazılar bulabilirsiniz. Desteğiniz için teşekkür ederiz.
    Blogger ile Yorumla
    Facebook ile Yorumla

1 yorum:

  1. Equilibrium filmini distopik filmlere merak saldığımda bulup izlemiştim. 2 sene önceydi sanırım. Şimdi yazınızda filmde geçenleri okuyunca özellikle hislerin yok edilmesiyle ilgili yapılan çalışmaları, aklıma geçen yıl vizyona giren Equals (2015) filmi geldi. Bu tür filmlerde baştakiler duygu düşmanı. Duyguları, her türlü düzensizliğe yol açtığı için baş düşman ilan ediyorlar...

    YanıtlaSil